Girne Kapısı Lefkoşa'da
Bu Lefkoşa'nın tarihi merkezine kuzeyden gelen herkesin gördüğü simge bir yapıdır.
Venediklerin inşa ettiği ve şehri çevreleyen surlardan biri olan bu kapı, şehre kuzeyden, özellikle Girne tarafından giriş sağlıyordu. Daha doğrusu, eskiden sağlıyordu, çünkü bugün kapının her iki tarafında da yollar geçmektedir.
- Girne Kapısı Kuzey Kıbrıs’ta
- Gezilecek yerin tarihi
- Girne Kapısı günümüzde
- Girne Kapısına nasıl gidilir
- Sıkça Sorulan Sorular
Girne Kapısı Kuzey Kıbrıs’ta
Kapı, 1562–1567 yılları arasında Venedikliler tarafından şehir surlarının bir parçası olarak inşa edilmiştir. Bu kapı, şehri kuzey bölgelerine, özellikle de Girne'ye bağlıyordu. Kapı, yuvarlak kemerlerle kısa bir geçittir ve geçidin üstünde bir kubbeli kare bir gözetleme odası bulunmaktadır.
Başlangıçta Venedikliler, bunu Kıbrıs valisi olan Francesco Barbaro Nuno'ya atıfta bulunarak "Porta del Proveditore" olarak adlandırmışlardır. Daha sonra başka bir valinin, Lorenzo Bembo'nun anısına "Porta Bembo" olarak adlandırılmıştır. Osmanlı döneminde ise kapı "Edirne Kapısı" olarak adlandırılmış ve yakında bir cephanelik bulunduğundan "Kale Kapısı" olarak da biliniyordu.
Kapıda farklı dönemlere ait levhalar bulunmaktadır. Bunlardan biri, Venedik dönemine ait Latince bir yazıt olup, "MDLXII" (1562) tarihini taşır, bu tarihte kapı inşaatına başlanmıştır. Diğer bir yazıt ise Osmanlılar tarafından 1821 yılında yapıldığında eklenmiştir ve bu, Lefkoşa Mevlevihanesi'nin şeyhi tarafından yerleştirilmiştir, bugünkü Dervişler Müzesi olarak bilinen yapı hala ayaktadır. 1931 yılında ise kapıya "1931" ve "GVRI" (George V Rex et Imperator) yazıları eklenmiştir, bu da yenileme tarihini ve o dönemdeki İngiliz hükümdarını gösterir.
Girne Kapısı'nın Tarihi
Bin yılı aşkın bir süre boyunca Lefkoşa, surlarla çevrilmişti, öncelikle Lusinyanlar döneminden Osmanlılara kadar. Rönesans döneminde ise Venedikliler, yaklaşan Osmanlı İmparatorluğu'ndan korunmak için başkent Lefkoşa'nın etrafındaki surları yeniden inşa ettiler.
Başlangıçta Venedikliler, şehir surlarında üç ana kapı yapmışlardı: Doğuda Famagusta Kapısı, Batıda Paphos Kapısı ve arkadan yuvarlak kemer şeklinde tasarlanmış Girne Kapısı. Bu kapı, şehre girişin en önemli yollarından biriydi.
Beş yıl süren inşaatın ardından, 1567 yılında tamamlanan bu kapı, tıpkı Kıbrıs gibi, Osmanlı İmparatorluğu tarafından fethedildi. Zaferin ardından, Osmanlılar, kapının kuzey surlarında Kuran'dan ayetler eklemişlerdi ve bu ayetler, "Kapıyı açan Allah’tır" anlamına gelir. Gerçekten de, kapı sabah duası ile açılır ve akşam duası ile kapanırdı.
1821 yılında Osmanlılar, kapıyı yenileyerek üzerine bir kubbeli gözetleme odası eklemişlerdir.
1931 yılında ise İngiliz yönetimi, bir yenileme yaptı, kendi yazılarını ekledi ve eski surların kenarlarını yıkarak yollar açtı.
Girne Kapısı Günümüzde
Bugün, Girne Kapısı, Lefkoşa Türk Belediyesi tarafından yönetilen bir turizm bilgi merkezi olarak kullanılmaktadır.
1931 yılında İngilizler tarafından yapılan yollar, hala Lefkoşa'nın tarihi merkezine girişin ana yolları olarak kabul edilmektedir, bu nedenle Girne Kapısı, bugüne kadar önemli bir işlevini korumuştur.
Kapı mükemmel bir durumda kalmış ve Lefkoşa'nın en çekici ve iyi korunmuş tarihi anıtlarından biri olmuştur. Üç farklı dönemi temsil eden yazıtların yanı sıra, kapıda Aziz Markos'un aslan figürü de iyi korunmuştur.
Girne Kapısına Nasıl Gidilir
Girne Kapısı'nın harita üzerindeki konumu, metnin sonunda gösterilmiştir. Toplu taşıma ile buraya ulaşmak oldukça kolaydır – Lefkoşa'ya giden tüm otobüsler ve şehir içi çoğu hat, kapının yakınından geçmektedir. Durağın adı da buna uygundur – Girne Kapısı.
Kapıların tam önüne araç park etmek mümkün değildir, ancak surların dışında büyük bir yolun kenarında park yeri bulmak mümkündür. Ayrıca, Dervişler Müzesi'nin karşısında, Samanbahçe Oto Parkı adlı ücretli otopark bulunmaktadır ve koordinatları şu şekildedir: 35.180627568201096, 33.361245010949915.
Sıkça Sorulan Sorular
Girne Kapısı için bir giriş ücreti var mı?
Hayır, gezilecek yer dışarıdan ücretsiz olarak görülebilir ve içinde Kıbrıs Türk Turizm Ofisi bulunmaktadır, çalışma saatlerinde buraya herkes girebilir.
Kapıların yakınlarında ne tür gezilecek yerler var?
Biraz ileride, şehir merkezine doğru, sol tarafta Mevlevihane Dervişler Müzesi'ni, sonra Fazıl Küçük'ün ev müzesini göreceksiniz, düz giderseniz ise sonunda Atatürk Meydanı'ndaki Venedik Sütunu'na ulaşacaksınız. Bu arada, Atatürk Anıtı tam olarak kapıların önünde yer almaktadır.
Lefkoşa'da başka hangi kapılar var?
Bu üç Venedik kapısından, Kuzey Kıbrıs'ta yalnızca bu kapı bulunmaktadır. Ancak, Kıbrıs Cumhuriyeti'nin bölgesine gitme şansınız olursa, doğuda Famagusta Kapısı'nı (buradan) ve güneyde Paphos Kapısı'nı (buradan) ziyaret edebilirsiniz.
Ayrıca şunlara göz atın
- Kuzey Kıbrıs'taki Başlıca Gezilecek Yerler
- Kuzey Kıbrıs'taki Hristiyan Kiliseleri
- Kuzey Kıbrıs Müzeleri
En ilginç Kuzey Kıbrıs turistik yerleri hakkında daha fazla bilgi için Instagram ve Telegram kanalımıza abone olun!